Standart bir otomobil kullanıcısının bile sıklıkla duyduğu şekliyle triger kayışı, adını İngilizce "triger" yani tetikleme kelimesinden alır. Aslında doğru anlamı "timing" yani zamanlama kayışıdır. Birbirinden bağımsız olarak montajlanmış egzantrik mili ile krank milinin eş zamanlı olarak haraket etmesini sağlar. Öncelikle yukarıdaki kısa açıklamada yazan parça isimleri size yabancı geliyorsa onları açıklayarak başlayalım. Motora haraket veren yani enerji üretmesini sağlayan, pistonlar ile silindir kapağı arasında kalan boşlukta meydana gelen yanma olayıdır. Bu yanma sonucu ortaya çıkan enerji pistonu aşağıya doğru ittirir. Aşağıya inen piston, bir piston kolu (biyel kolu) bağlı olduğu krank milini çevirir. Krank mili de doğrudan mekanik olarak bağlı olduğu şanzımanı, şanzıman aksları, akslarda tekerlekleri çevirir ve nihai olarak otomobil haraket eder.
Yukarıda bahsedilen yanma olayı için temel olarak iki maddeye ihtiyaç vardır. Birincisi yakıt ve bu yakıtın yanması için gerekli oksijen. Benzinli otomobillerde ilave olarak bu yanma olayını başlatmak için bir de bujilere ihtiyaç vardır. Yanma için gerekli olan yakıt enjektör vasıtası ile silindirlere verilir. Hangi zamanda ne kadar yakıt verileceği günümüzde tüm otomobillerde elektronik bir kontrol ünitesi tarafında belirlenir. Bu yazımızın konusu olan tiger kayışı ile ilgili olan kısmı ise havanın silindirlere gireceği ve yanma sonucu oluşan atık egzoz gazlarının ne zaman çıkacağıdır. Otomobillere göre sayısı değişebilir olmakla birlikte her silindirin üst kısmında havanın girişi için emme sübapları ve egzoz sübapları bulunmaktadır. Bu sübaplar, günümüzde bazı otomobillerde kullanılan farklı sistemler ile kumanda edilebilir olsada yaygın olarak kullanılan şekliyle egzantrik mili üzerinde bulunan "kam" adı verelen çıkıntılar ile açılıp kapanma haraketini yapar. Normalde sübaplar silindir kapağında bulunan yay mekanizmaları ile kapalı olacak şekildedir. Resimde gözüken "camshaft" yani egzantrik milinin üzerinde bulunan çıkıntılar döndükçe üzerine geldikleri sübapın aşağıya doğru itilmesini yani açılmasını sağlar. Bu açılan boşluktan da emme sübaplarından hava girer, egzoz sübaplarından atık gaz dışarı çıkar. İşte tüm karmaşık zamanlama triger kayışı tarafından bir düzen içinde tutulur.
Dönen krank miline bir kasnak ile bağlı olan triger kayışı, egzantrik millerine aynı haraketi iletir. Dişli bir yapıda olduğu içinde dönme esnasında herhangi bir kayma haraketi yaşanmaz. Eğer bu zamanlamada yani dişli ayarında bir kaçıklık olursa "sente atlaması" yada "sente kaçması" olarak tabir edilir. Temel olarak kauçuk malzemeden imal edilmiş triger kayışı zaman içeridinde özelliğini kaybedebilir, bağlı olduğu bilyalarda ve onun mekanizmasında yaşanacak fiziksel problemlerde kayış sıkışabilir ve nihayetinde tam bir felaket olan triger kayışı kompası gerçekleşir. Haraket halindeki bir motorda koparsa oluşacak muhtemel senaryo şudur. Egzantrik mili artık dönemeyeceği için sübaplardan birisi yada bir kaçı açık kalmış durumda olabilir, yine motordan motora değişiklik gösterebileceği üzere piston en yukarı çıktığında bu açık kalmış sübaba çarpar ve eğilmesine yada kopmasına yol açar. Her türlü durumda mutlaka motorun rektifiye edilmesine gerek olacaktır. Bu yazımızda triger kayışının, bilyaları ile birlikte komple değişimi konusunda bir zaman tavsiyesi vermeyeceğiz, çünkü bu da motorlara göre değişiklik göstermektedir. Fakat ihmal edilmeye gelmeyeceği bir gerçektir. Bazı motorlarda triger kayışı yine devirdaim yani su pompasını da çevirir. Devirdaimde yaşanacak bir problem yine aynı şekilde tirger sistemine etki edeceği için, triger değişimi esnasında devirdaimin de değişmesi önerilir.
Copyright © 2020